T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2009/19134
K. 2010/174
T. 12.1.2010
• İMZAYA İTİRAZ ( Takip Talebinde Borçlu Olarak Gösterilmeyen Kişiye Gönderilen Ödeme Emri Yok Hükmünde Olduğu )
• USULE UYGUN TAKİP TALEBİ BULUNMAYAN KİŞİYE GÖNDERİLEN ÖDEME EMRİ ( Yok Hükmünde Olup Herhangi Bir Sonuç Doğurmadığı – Bu Şekilde Tebliğ Edilen Ödeme Emrine Yönelik Şikayet de Süresiz Olduğu )
• SÜRESİZ ŞİKAYET ( Usule Uygun Takip Talebi Bulunmayan Kişiye Gönderilen Ödeme Emri Yok Hükmünde Olup Herhangi Bir Sonuç Doğurmadığı – Bu Şekilde Tebliğ Edilen Ödeme Emrine Yönelik Şikayet de Süresiz Olduğu )
2004/m.16,168
ÖZET : Dava, imzaya itiraza ilişkindir. Hakkında usule uygun takip talebi bulunmayan kişiye gönderilen ödeme emri yok hükmünde olup herhangi bir sonuç doğurmaz. Bu şekilde tebliğ edilen ödeme emrine yönelik şikayet de süresizdir. Somut olayda, takip talebinde borçlu olarak gösterilmeyen kişiye ödeme emri tebliğ edilmiştir. Bu borçlunun itirazı üzerine ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, süre aşımı nedeniyle talebin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine; bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Alacaklı vekili bonoya dayalı olarak, Ö Hazır Beton ve Pet. Ürn. San. Tic. Ltd. Şti., N. İnş. ve Tic. Ltd. Şti., Mesut, İbrahim ve Mehmet aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile 14.01.2008 tarihinde icra takibine geçmiş, adı geçen borçlulara örnek 10 nolu ödeme emri tebliğ edilmiştir. Daha sonra 02.04.2008 tarihinde, Keşan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/17 D.Iş Esas, 2008/14 Karar sayılı 28.02.2008 tarihli ihtiyati haciz kararını sunarak, hakkında ihtiyati haciz kararı verilen muteriz Nurullah’a ödeme emri tebliğini talep etmesi üzerine icra müdürlüğünce talebin kabul edilerek 02.04.2008 tarihinde düzenlenen örnek 10 ödeme emrinin 04.04.2008 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçenin ise 08.04.2008 tarihinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir.
Bu durumda ödeme emrinin muteriz borçluya tebliğ edildiği 04.04.2008 tarihi itibariyle 08.04.2008 tarihinde icra mahkemesine yapılan başvuru İİK’nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal süre içindedir.
Öte yandan, alacaklı, bonoda avalist konumunda olan kişi hakkında takip yapabilir ise de, bunu ya başlangıçta esas borçlu ile birlikte aynı takip dosyasından veya onun hakkında ayrı bir takip yaparak daha önce başlatmış bulunduğu takiple birleştirerek yürütebilir. Somut olayda 14.01.2008 tarihli takip talebinde Nurullah borçlu olarak gösterilmediğinden, hakkında usulüne uygun takip talebi bulunmayan adı geçene daha sonra tebliğ edilen ödeme emri yok hükmünde olup, her hangi bir sonuç doğurmaz. Bu şekilde tebliğ edilen ödeme emrine yönelik şikayet de İİK’nun 16/2. maddesi uyarınca süresizdir.
Bu nedenle mahkemece anılan hususun re’sen göz önüne alınarak muteriz Nurullah’a tebliğ edilen 02.04.2008 tarihli ödeme emrinin iptali yerine, istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 12.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.