Avukat Dinç Can Kaptan'ın BBC gazetesi Bilişim Suçları Dijital Şiddet üzerine son röportajını okumak için lütfen tıklayın.  Cumhuriyet Gazetesi'nde de yayınlanan bu röportajı Cumhuriyet Gazetesi üzerinden okumak için ise lütfen burayı tıklayın.

Kıdem Ve İhbar Tazminatı Nasıl Alınır

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2009/9436
K. 2009/15249
T. 2.6.2009
• KIDEM TAZMİNATININ HESAPLANMASI ( “Şirketler Arasında Organik Bağ”dan Söz Edilerek Kıdem Tazminatına Hak Kazanma Hesap Tarzı Yönlerinden Aralarında Bağlantı Bulunan Bu İşverenlerin Birlikte Sorumluluğuna Gidildiği )
• ŞİRKETLER ARASINDA ORGANİK BAĞ BULUNMASI ( Kıdem Tazminatına Hak Kazanma Hesap Tarzı Yönlerinden Aralarında Bağlantı Bulunan Bu İşverenlerin Birlikte Sorumluluğuna Gidildiği )
• BİRLİKTE SORUMLULUK ( “Şirketler Arasında Organik Bağ”dan Söz Edilerek Kıdem Tazminatına Hak Kazanma Hesap Tarzı Yönlerinden Aralarında Bağlantı Bulunan Bu İşverenlerin Birlikte Sorumluluğuna Gidildiği )
• HİZMETLERİN BİRLEŞTİRİLMESİ ( Aynı Guruba ya da Holdinge Bağlı Farklı Tüzel Kişiliği Haiz Şirketlerde Geçen Hizmetlerin Birleştirilemeyeceği )
1475/m.14
4857/m.2, 6, 17, 41
ÖZET : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, izin alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Kural olarak aynı guruba ya da holdinge bağlı farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmetlerin birleştirilmesi mümkün olmaz. Ancak çalışma hayatında işçinin sigorta kayıtlarında yer alan işverenin dışında başka işverenlere hizmet verdiği, yine işçinin bilgisi dışında birbiri ile bağlantısı olan işverenler tarafından sürekli giriş çıkışlarının yapıldığı sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Bu gibi durumlar için Dairemizin önceki içtihatlarında “şirketler arasında organik bağ” dan söz edilerek kıdem tazminatına hak kazanma, hesap tarzı yönlerinden aralarında bağlantı bulunan bu işverenlerin birlikte sorumluluğuna gitmekteydi Ancak daha sonraki kararlarda organik bağdan söz edilerek sonuca gidilemeyeceği kabul edilmiştir.

Dairemizin bu yöndeki kararları son yıllarda istikrar kazanmış ve farklı işverenler nezdinde geçen sürelerin kıdem tazminatı hesabı noktasında birleştirilebilmesi için işyeri devri, hizmet akti devri, asıl işveren alt işveren ilişkisi ve birlikte istihdam olgularının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği çok sayıda kararda vurgulanmıştır. Ancak, bu yöndeki yaklaşım işçilerin yasal haklarını karşılamada özellikle davaların uzaması göz önünde bulundurulduğunda yetersiz kalmıştır. Bu nedenle Dairemiz önceki içtihatlarına dönerek birlikte sorumluluğu benimsemiştir.

DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, izin alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi M.Göçer tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı işçi; davalı G. Sanayi Ticaret A.Ş de çalışır iken kayıtlarda giriş çıkış yapılarak aynı ortaklık yapısına sahip G. Boya Dokuma Ltd. Şirketinde çalışır gösterildiğini bilahare iş sözleşmesinin fesih edildiğini belirterek kıdem, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin ve ücret alacağı talep etmiştir.

Davalı; G. Sanayi Ticaret A.Ş. işyerinin bir kısım satış ve devirler geçirdiğini, sorumluluğu bulunmadığını savunmuştur. Diğer davalı G. Boya Dokuma Ltd Gönen AŞ. ise davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece; haksız feshe bağlı kıdem ve ihbar tazminatı ile izin ücreti alacağından son işverenin sorumlu olacağı gerekçesi ile davalı G. Boya Dokuma Ltd. nin sorumluluğuna, G. İplik Sanayi Ticaret A.Ş hakkında açılan davanın ise reddine karar verilmiştir.

Kural olarak aynı guruba ya da holdinge bağlı farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmetlerin birleştirilmesi mümkün olmaz. Ancak çalışma hayatında işçinin sigorta kayıtlarında yer alan işverenin dışında başka işverenlere hizmet verdiği, yine işçinin bilgisi dışında birbiri ile bağlantısı olan işverenler tarafından sürekli giriş çıkışlarının yapıldığı sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Bu gibi durumlar için Dairemizin önceki içtihatlarında “şirketler arasında organik bağ” dan söz edilerek kıdem tazminatına hak kazanma, hesap tarzı yönlerinden aralarında bağlantı bulunan bu işverenlerin birlikte sorumluluğuna gitmekteydi ( Yargıtay 9.HD. 26.3.1999 gün 1999/18733 E, 1999/6672 K. ). Ancak daha sonraki kararlarda organik bağdan söz edilerek sonuca gidilemeyeceği kabul edilmiştir ( Yargıtay 9.HD. 28.11.2005 gün 2005/34442 E, 2005/37457 K. ). Dairemizin bu yöndeki kararlan son yıllarda istikrar kazanmış ve farklı işverenler nezdinde geçen sürelerin kıdem tazminatı hesabı noktasında birleştirilebilmesi için işyeri devri, hizmet akti devri, asıl işveren alt işveren ilişkisi ve birlikte istihdam olgularının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği çok sayıda kararda vurgulanmıştır ( Yargıtay 9. HD. 22.10.2007 gün 2007/ 5762 E, 2007/ 30979 K. ). Ancak, bu yöndeki yaklaşım işçilerin yasal haklarını karşılamada özellikle davaların uzaması göz önünde bulundurulduğunda yetersiz kalmıştır. Bu nedenle Dairemiz önceki içtihatlarına dönerek birlikte sorumluluğu benimsemiştir.

Somut uyuşmazlıkta; mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, davalı her iki şirketin ortaklarının esasen A. ailesinden aynı şahıslar olup her iki şirketin de aynı işverenlere ait tekstil firmaları olduğu, davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğu, davacının çalışmasının bütünlük arz ettiği, çalıştığı yer, yaptığı iş ve pozisyonunda herhangi bir değişiklik olmadan ve hiç ara vermeden çalışmasını sürdürdüğü ve bu süre boyunca kâğıt üzerinde farklı şirketler tarafından sigortaya girdi çıktılarının yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Buna göre davalıların birlikte sorumluluğuna karar vermek gerekirken davalı G. İplik Sanayi Ticaret A.Ş. hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.