T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/22571
K. 2011/12691
T. 20.7.2011
• ÇOCUĞUN İADESİ İSTEMİ ( Babanın Velayet Hakkı İhlal Edilerek Bu Çocuğun Anne Tarafından Türkiye’de Haksız Olarak Alıkonulduğu – Davacının Bulunduğu Ülke Makamına Başvuru Anında Çocuğun Haksız Olarak Alıkonulması Tarihinden İtibaren Geçen Süre Bir Yıldan Az Olduğu/İstemin Kabulü Gereği )
• VELAYET HAKKI İHLALİ ( Çocuğun İadesi İstemi – Babanın Velayet Hakkı İhlal Edilerek Bu Çocuğun Anne Tarafından Türkiye’de Haksız Olarak Alıkonulduğu/Davacı Babanın Bulunduğu Ülke Makamına Başvuru Anında Çocuğun Haksız Olarak Alıkonulması Tarihinden İtibaren Geçen Süre Bir Yıldan Az Olduğundan Talebin Kabulü Gereği )
5717/m. 7
ÖZET : Sözleşme, çocuğun velayet hakkı ihlal edilerek bir ülkeden diğer ülkeye götürülmesi veya alıkonulmasının zararlı etkilerinden uluslararası alanda korunması amacına yönelik olup, çocuğun derhal mutad meskeninin bulunduğu ülkeye geri dönmesini sağlama amacıyla akdetilmiştir. Babanın velayet hakkı ihlal edilerek, bu çocuğun anne tarafından Türkiye’de haksız olarak alıkonulduğu dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Davacı babanın, bulunduğu ülke makamına başvuru anında çocuğun haksız olarak alıkonulması tarihinden itibaren geçen süre bir yıldan azdır. ( Söz, madde 12/1 ) Çocuğun iadesi talebinin reddedilmesini gerektiren şartlar bulunmamaktadır. O halde davanın kabulü gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesine göre haksız olarak bir akit devlet ülkesinden diğerine götürülen veya haksız olarak diğer akit devlet ülkesinde alıkonulan çocuğun mutad meskeninin bulunduğu ülkeye iade edilebilmesi için önceden mutad meskeninin bulunduğu ülke makamlarından alınmış: velayete veya kişisel ilişki kurma hakkına dair bir kararın varlığı gerekmediği gibi, böyle bir kararın mevcut olması durumunda da, bunun çocuğun haksız olarak götürüldüğü veya haksız alıkonulduğu Devlet’te tanınması ve tenfiz edilmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Sözleşmeye göre çocuğun yerinin değiştirilmesinin haksız olarak nitelendirilebilmesi için, çocuğun yerinin değiştirilmesi veya alıkonulmasının, mutad meskeninin bulunduğu Devlet hukuku uyarınca bir kişiye veya bir kuruma tek başına veya birlikte kullanılmak üzere tevdi edilmiş olan velayet hakkının ihlal edilmesi suretiyle gerçekleşmiş olması ve ihlal edilmiş olan velayet hakkının yer değiştirme ve alıkoyma vakasının gerçekleştiği sırada fiilen kullanılmakta veya bu vaka gerçekleşmese idi kullanılacak olması gerekmektedir. Sözleşme, çocuğun velayet hakkı ihlal edilerek bir ülkeden diğer ülkeye götürülmesi veya alıkonulmasının zararlı etkilerinden uluslararası alanda korunması amacına yönelik olup, çocuğun derhal mutad meskeninin bulunduğu ülkeye geri dönmesini sağlama amacıyla akdetilmiştir. Müşterek çocuk Beyza 17.7.2006 doğumludur. Babanın velayet hakkı ihlal edilerek, bu çocuğun anne tarafından Türkiye’de haksız olarak alıkonulduğu dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Davacı babanın, bulunduğu ülke makamına başvuru anında çocuğun haksız olarak alıkonulması tarihinden itibaren geçen süre bir yıldan azdır. ( Söz. madde 12/1 ) Çocuğun iadesi talebinin reddedilmesini gerektiren şartlar bulunmamaktadır. O halde davanın kabulü gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Hükmün yukarda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.7.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.