Ticaret hayatında oldukça sık kullanılan çekin karşılık çıkması durumunda çek icra takibi başlatılır. Çekte; ‘keşideci’ çeki düzenleyen kişi, ‘lehdar ve hamil’ lehine ödeme yapılacak kişi, ‘muhatap’ ise bankadır.
Çekte lehdarın gösterilmesi zorunlu değildir, bu durumda çek hamiline yazılı sayılır. Lehdarın tüzel kişiliğinin bulunmaması halinde de, çek hamiline yazılı sayılır.
Çek sadece banka üzerine çekilebilir.
Senet metninde çek kelimesinin bulunması zorunludur.
Çekte faiz koşulu kabul edilemez.
Çekte ödeme yeri gösterilmemişse banka adının yanında gösterilen yer ödeme yeri sayılır. Banka yanında birden fazla yer gösterilmişse, ödeme yeri ilk gösterilen yerdir. Banka yanında hiçbir yer gösterilmemişse, ödeme yeri bankanın iş merkezinin bulunduğu yerdir.
Düzenleme günü bulunmayan senet, çek sayılmaz. Çekte vade yoktur, çek üzerindeki tarih vade tarihidir. Üzerinde birden fazla düzenleme tarihi bulunan çek, geçersiz olur.
Çekte düzenleme yeri gösterilmemişse, keşidecinin ad ve soyadı yanında yazılı yer keşide yeri sayılır. Keşidecinin ad ve soyadı yanında da bir yer gösterilmemişse, çek geçerli değildir. (İstanbul yerine İst, Ankara yerine Ank, İzmir yerine İzm. şeklindeki kayıtlar geçerli değildir.) Bir çek Ankara ilinde düzenlenmişse çekin üzerine mutlaka Ankara’da düzenlendiği yazılmalıdır. Bu hususun bir diğer önemi de çekten kaynaklı icra takibi yapılacağı zaman çekin Ankara İcra Müdürlüğünde yapılması sağlar. Aksi halde yetkisizlik iddiasıyla karşı karşıya kalınabilir.
Çekte keşidecinin el yazısı ile imzasının bulunması geçerlik koşuludur. Keşidecinin ad ve soyadının yazılması zorunlu değildir. Keşideci imzasını çekin ön yüzüne atmalıdır.
Bankalar ayrıca, bastıracakları çek karnelerinin her yaprağına çekle işleyen hesabın bulunduğu şubenin adını, keşidecinin hesap ve kimlik numaralarını yazmak zorundadır.
Çekten Kaynaklı İcra Takibi
Çek görüldüğünde ödenir. Buna aykırı kayıtlar yazılmamış sayılır. Düzenleme tarihi olarak gösterilen günden önce ödenmek üzere ibraz olunan çek, ibraz günü ödenir. Eğer çek ibraz gününde ödenmezse çek icra takibi başlatılarak alacak tahsil edilir.
Uygulamada ileri tarihli çek üzerine, “Çek üzerinde yazılı gününde geçerlidir.”, “Gününden önce ödenmez.” gibi kayıtlar yazılmaktadır. Bu gibi kayıtlar yazılmamış sayılır.
Çekin düzenleme tarihi kesin olarak belli ise, senedin üst kısmına yazılan ileri günlere ait tarihler vade tarihi sayılır. Bu durumda senet çek vasfını taşır, fakat vade tarihleri yazılmamış sayılır.
Çekin muhataba ibrazı ödeme isteği anlamını taşır. Ancak uygulamada, ‘teyitli ya da tasdikli çek’ usulü ile bankanın çekin yüzüne şerh, tarih ve imza atarak, karşılığının mevcut olduğunu garanti etmesi sağlanır.
Çek üzerine yazılan faiz şartı da yazılmamış sayılır.
Düzenleme günü olarak gösterilen günden önce ödenmek için ibraz olunan çek, ibraz günü ödenir.
Çeklerin ödenmeleri için muhatap bankaya ibrazları gerekir. Ancak, çekin bir takas odasına ibrazı, ödeme için ibraz yerine geçer. Çekin muhatap banka dışında bir bankaya ibrazı geçerli değildir.
Çek, keşide edildiği yerde ödenecekse ibraz süresi 10 gün, keşide edildiği yerden başka bir yerde ödenecekse 1 aydır. İbraz süresi, çekin üzerinde yazılı düzenleme tarihinden başlayarak hesaplanır.
Hamil çeki süresi içinde ibraz ederse ve karşılığı varsa, muhatap banka karşılığı öder. Çekin kısmi olarak karşılığı varsa, bulunan kısmı öder. Bedeli kısmen ödenmeyen çek hamile geri verilecektir.
Hamil ibraz süresini geçirirse, kambiyo hukuku gereğince icra takibi yapamaz ve keşideci hakkında suç duyurusunda bulunamaz.
Banka, vaktinde ibraz edilmiş çekin ödenmediğini, ibraz günü ile birlikte çekin üzerine yazar. Böyle bir kayıt yoksa, çekin yasal süre içinde ibraz edildiği anlaşılamayacağından alacaklı takip hakkını kaybeder.
Çekten cayma bankanın ödeme yetkisini ortadan kaldırır, ve ibraz süresi geçtikten sonra yapılabilir. Zira, keşideci çekten caymamışsa, banka ibraz süresinin geçmesinden sonra bile 6 aylık zamanaşımı süresi içinde çek bedelini ödeyebilir.
Lehdar yükümlülüklerini yerine getirmiyorsa, keşideci bu durumu ileri sürerek ibraz süresi içinde çekten cayamaz. Ancak, keşideci ihtiyati tedbir kararı alarak muhatap bankanın ödemesini önleyebilir ve çekin iptali için dava açabilir. Bu durumda, çekin lehdar tarafından ciro edilmemesi gerekir.
Keşideci rızası dışında elinden çıkan (çalınma, gasp edilme, kaybetme vb.) çek için, muhataba ödeme yasağı getirebilir. Bu durumda, keşideci ibraz süresi geçmeden ve mahkemeye başvurmadan ödemeyi engellemiş olur.
Hamilin başvurma hakkının doğması için, çeki bankaya süresinde ibraz etmesi ve ödememe halinin şu belgelerden biriyle saptanması gerekir.
Protesto (ibraz süresi içinde yapılmalıdır.)
Bankanın ibraz gününü de gösteren çek üzerine yazacağı beyanı
Takas odasının çek vaktinde teslim edildiği halde, ödenmediğini gösteren tarihli bir beyanı.
Hamil başvurma hakkını, ibraz süresinin bitiminden itibaren 6 ay içinde kullanabilir.
Çekin yüzüne çizilen birbirine paralel iki çizgi arasına hiçbir şey yazılmamış veya sadece banka yazılmışsa, çek genel çizgili çektir ve muhatap banka tarafından sadece bir bankaya veya muhatap bankanın bir müşterisine ödenebilir.
Çekin yüzüne çizilen birbirine paralel iki çizgi arasına belirli bir bankanın adı yazılmışsa, çek özel çizgili çektir ve muhatap banka tarafından sadece adı gösterilen bankaya veya adı gösterilen banka muhatap banka ile aynı ise onun müşterisine ödenebilir.
Genel çizgili çek özel çizgili çeke dönüştürülebilir, özel çizgili çek genel çizgili çeke dönüştürülemez.
Bir çekin keşidecisi, çekin ön yüzüne yatık olarak “Hesaba geçirilecektir.” Veya benzeri bir kayıt yazarsa, çek nakten değil, kayden ödenir.
Çekte son hamilin başvurma hakkı, ibraz süresinin bitiminden itibaren 6 ay geçmekle zamanaşımına uğrar.
Bir çekin geçerlik koşulları tamam olmasına rağmen, alacaklılardan birisi tarafından değiştirilmişse, keşideci çeki ilk verdiği şekliyle sorumlu olur.
Tamamen doldurulmadan tedavüle çıkarılan çek, keşideci ile lehdar arasındaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulmuşsa, keşideci bu aykırılığı lehdara karşı ileri sürebilir, fakat iyiniyetli hamile karşı ileri süremez. Keşideci aykırılığı ispatlamakla yükümlüdür.
Çek Karşılıksız Çıkarsa Ne Yapmak Gerekir
Karşılıksız çek keşide etmek suçtur. Kısmen veya tamamen karşılıksız çıkan her çek yaprağı ayrı bir suç oluşturur. Karşılıksız kalan kısım çok az da olsa, karşılıksız çek suçu oluşur.Ayrıca kişi çekten kaynaklı alacağını çek icra takibi yaparak tahsil eder. Bu işlemlerin icra avukatı ile yapılması gerekir. Aksi halde ciddi hak kayıpları yaşanabilir.
Karşılıksız çek keşide eden keşideci, düzeltme hakkını kullanır, karşılıksız kalan kısmı, karşılıksız kalan kısmın %10 tazminatı ve çekin ibrazından ödeme tarihine kadar geçen süre için hesaplanacak gecikme faizini öderse, hakkında ceza davası açılmayacaktır. Keşideci ibraz süresinin bitiminden itibaren 10 gün içinde düzeltme hakkını kullanabilir. (İbraz süresi keşide tarihinden itibaren hesaplanır.)
Hamil, düzeltme hakkının kullanılabileceği süre dolduktan sonra, 6 ay içinde şikayet hakkını kullanabilir.
Banka, müşterisi keşideci ile yapmış olduğu çek anlaşması nedeniyle onun kredisini ve itibarını düşünerek karşılıksız bir çeki hamiline ödeyebilir. Bu durumda, keşideci ödenen miktar kadar bankaya sorumlu olur.
Karşılıksız çek keşide eden kişinin, bankanın ihtarına rağmen çek defterlerini vermemesi ayrı bir suçtur. Düzenlediği çek karşılıksız çıkan kişi, sadece karşılıksız çek hesabının bulunduğu bankadan değil, tüm bankalardan aldığı defterleri ihtardan itibaren 10 gün içinde geri vermekle yükümlü olur.
Tamamen veya kısmen sahte bir çek veya bono düzenlenmesi ya da geçerli bir çek veya bonoda tahrifat yapılması da başka bir suçtur. Bononun veya çekin aslı değiştirilmeden, aslına aykırı suret verilmesi de suçtur.