T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E:2011/1028
K:2011/6069
T:21.11.2011
Katkı Payı Alacağı
Özet
Taraflar, 05.03.1986 tarihinde evlenmiş, 20.03.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 15.09.2006 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Taraflar arasında evlilik tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bir yıl içinde başka mal rejimini seçmediklerinden 4721 sayılı TMK’nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 20.03.2006 tarihine kadar yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Taraflar arsındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir.
4721 s. Yasa m. 178,202,225/2
743 s. Yasa m. 152,170
4722 s. Yasa m. 10/1
Sebahat ile Düzgün aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair (Menemen Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi)’nden verilen 29.09.2010 gün ve 581/612 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı Sebahat vekili, tarafların 1986 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içinde kooperatif kanalıyla alınan 4 nolu bağımsız bölüm, 35 … 0882 plakalı araç, Y… ve K… Bankası’nda bulunan mevduat hesabı üzerinde tasfiyeden kaynaklanan alacağı bulunduğunu açıklayarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 25.000 TL katkı payı alacağının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiş, adli yardımdan yararlanması nedeniyle harç alınmaksızın verilen 11.03.2009 tarihli ıslah dilekçesinde, alacak talebini 37.500 TL’ye yükseltmiş, 29.10.2010 tarihli son oturumda otomobil ve bankadaki mevduata ilişkin davanın atiye terk edildiğini bildirmiştir.
Davalı vekili, yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, araç ve bankadaki mevduata ilişkin talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına, taşınmaza ilişkin davanın kabulü ile uzman bilirkişi tarafından belirlenen 25.000 TL katkı payı alacağının davalıdan alınmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili taraflarından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 05.03.1986 tarihinde evlenmiş, 20.03.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 15.09.2006 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Taraflar arasında evlilik tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TMK m. 170), bir yıl içinde başka mal rejimini seçmediklerinden 4721 sayılı TMK’nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 20.03.2006 tarihine kadar yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 s. K. m. 10/1, 4721 s. K. TMK m. 202/1). Taraflar arasındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK m. 225/2).
Dava konusu 60317 ada 2 parsel üzerindeki 4 nolu bağımsız bölüm, E… Yapı Kooperatifi adına kayıtlı iken 20.11.2003 tarihinde ferdileştirme yoluyla davalı adına tescil edilmiş olup, kooperatif üyeliği 1990 yılında yapılmıştır.Hukuk bolumu
Dava; mal rejiminin tasfiyesine ilişkindir. Mahkemece, boşanma dosyasındaki ekonomik ve sosyal durum araştırması esas alınarak davacının taşınmazın edinilmesine 1/3 oranında katkıda bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi ulaşılan sonuç da dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır.
Davacı vekili, vekil edeni Sebahat’in 1986 yılından itibaren P… K… Makarna Fabrikası ile N… Cıvata Fabrikasında çalışmak suretiyle elde ettiği gelirlerle taşınmazın alınmasına katkıda bulunduğunu açıklayarak istekte bulunmasına karşılık mahkemece, tarafların çalışmalarına ilişkin kayıt ve belgeler ile kooperatif üyeliğine ilişkin, üyelik kaydı, ödeme kayıt ve belgeleri istenilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiştir. O halde; öncelikle iddia ve savunma doğrultusunda tarafların yurtiçi ve davalının yurtdışındaki çalışma ve gelirlerine ilişkin belgeler ile E… Yapı Kooperatifi’ne ait üyelik kaydı, taksitlerin ödenmesine ilişkin belgeler ile 4 nolu bağımsız bölümün fiilen hangi tarihte teslim edildiğine ve içinde oturmaya başlandığına ilişkin kayıt ve belgelerin bulundukları yerlerden getirtilerek dosya arasına konulması, evlenme tarihi ile kooperatif ödemelerine ilişkin eşlerin ayrı ayrı gelirlerinin olabildiğince gerçeğe uygun olarak belirlenmesine çalışılması, bu gelirlerden tarafların ekonomik ve sosyal durumları, yaşam tarzları, hayat düzeylerine göre kişisel harcamalarının ayrı ayrı tespit edilmesi, 743 sayılı TMK’nın 152. maddesinden kaynaklanan davalı kocanın aileyi geçindirme yükümlülüğü de gözönünde bulundurularak yapabilecekleri tasarruf miktarlarının ayrı ayrı bulunması, daha sonra tarafların tasarruf miktarlarının toplam tasarruf miktarı içerisindeki katkı oranlarının ne olduğunun saptanması, davacıya ait katkı oranının taşınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak davacının katkı payı alacağının belirlenmesi, bu konuda bir hukukçu, bir mali müşavir ve bir inşaatçıdan oluşan bilirkişi kurulundan yeniden taraflar, mahkeme ve Yargıtay’ın denetimine açık rapor alınması, bağımsız bölüme ait ödemelerin bir bölümü 01.01.2002 tarihinden sonraya sarkmış ise, bu yönde de hesabın yapılması, katılma alacağı bakımından durumun değerlendirilmesi; ondan sonra esas hakkında karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Diğer yönden, dava dilekçesinde faiz istenilmemiş ise de adli yardım nedeniyle harç alınmaksızın verilen 11.03.2009 tarihli ıslah dilekçesinde faiztalebinde bulunulmuştur. Davacı tarafça ıslah dilekçesiyle faiz istenilmesine karşın mahkemece bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da doğru görülmemiştir.
Davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 21.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Ben 2 ay önce boşandım Boşanma bittikten sonra eşim bana katkı payı alacağı davası açmış. Benim adım olan evden pay istiyor. Fakat söz konusu ev alınırken onun hiç katkısı olmadı bu evden pay vermemek için ne yapmam gerekir. Avukat olarak bana bir tavsiyede bulunur musunuz ?